Herkesin müptelası olduğu Harry Potter serisinin altıncı kitabı piyasaya çıktığı ilk gün yaklaşık 200 milyonluk bir satış rakamı yakalayarak erişilmesi güç bir rekora imza attı. Bu haftaki yazımızın başlığının “The Lord of the Risks” olmasının hicvi nedeni, Harry Potter’ın populerliğinden bu yazıya pay çıkararak okuyucu rekorumuzu zorlamak. Asıl nedeni ise proje dünyasını, risk adı verilen canavarların dolaştığı bir sırlar dünyası olarak görmemiz.

Bu noktada Harry Potter’ı büyülü dünyasından bırakıyor ve yazımızdaki “The Lord Of The Risks”imize, yani “risk” adı verilen canavarların bulunduğu proje dünyasında, kanının son damlasına kadar savaşan Proje Yöneticimize dönüyoruz.

Proje Yöneticisi, projenin kalite, maliyet, zaman üçgenindeki “risklerin belirlenmesi, sınıflandırılması, etki gücü ve olasılık değerlerinin incelenmesi ve uygulanacak risk yanıtlama planının neleri içereceğinin belirlenmesi”  çalışmalarından sorumlu en etkili ve yetkili kişidir. Bunca etkisi-yetkisi ile projedeki risklerin üzerinde hakimiyet kurup “Lord” ünvanını haketmeye çalışmalı, başaramazsa da bu risklerin “Köle”si olmayı göze almalıdır.

Proje Yöneticisinin bu uğurdaki silahı “Risk Yönetim Planı”dır. Bu planı oluştururken proje ekibiyle riskleri analiz eder, olasılık-etki matrisi oluşturarak değerlendirir ve bir yanıt planı oluşturur.  Bu yanıt planında aşağıdaki stratejiler yer alabilir:

Riski önleme : Risklerin Efendisi stratejisini riski ortadan kaldırmak yönünde uygular. Örneğin, risk gördüğü anda tamamen kapsamı değiştirir, yeni kaynak ataması yapar, zaman planını değiştirir ya da proje maliyetlerini değiştirir.

Riski Transfer Etme : Riskin etkisini 3. partiye yönlendirir. Bu özellikle finansal risklerde çok uygulanan bir yöntemdir. Sözleşme yapılan tarafa gecikme halinde ceza kesmek, ya da sigorta, kasko yapmak gibi.

Riskin Etkisini Azaltma : Riskin olasılığı ve etkisini azaltmak için stratejisini geliştirir. -Örneğin, karmaşık bir sistem devreye alınmadan önce daha az karmaşık bir pilot ortamı oluşturma, iş sürekliliği çözümünü de hazırda bulundurma.
Riski Kabul Etme: Riskin olasılık ve etkisini önceden görüp, kabul etme. Bu strateji genellikle etkisi önemsiz riskler için kullanılır. Riski kabul edip aksiyon almayarak, bu riskin fırsat veya tehditlerini proje takımının insiyatifine bırakır. Örneğin, ek kaynak, bütçe ya da zaman ayırarak risklerin bu kaynakları kullanmasına izin verir.
 

M. Şirin Aktaş

M. Şirin Aktaş